23 Haziran 2017 Cuma

Cerrahlar

Esen Kaynarca'nın Formula 1 şampiyonları ile ilgili yaptığı çalışmadan etkilenerek ben de cerrahların haritalarını incelemeye başladım. Benim örneklemim de 51 cerrahtan oluşmakta. Bu haritaları Astrodientist'ten elde ettim. Evlerle ilgili bölümde, ev sistemi olarak Alcabitius ev sistemini kulandım ayrıca beş derece kuralını da uyguladım.
                Çalışmamın birinci aşaması, haritalardaki gökcisimlerinin bulunduğu elementlerin durumunu bulmaya yönelik. Aşağıda gökcisimlerinin en fazla yoğun olarak konumlandığı elementler, oranlarıyla birlikte verilmiştir:
·         Güneş: %37 Su
·         Ay: %37 Ateş
·         Merkür: %29 Ateş
·         Venüs: %29 Toprak
·         Mars: %35 Su
·         Jüpiter: %27 Ateş ve Su
·         Satürn: %41 Su
                Astrolojide dört element mevcuttur: Ateş, Toprak , Hava ve Su. Dolayısıyla bir gökcisminin bu elementlerden birinde bulunma olasılığı; 1/4= 0.25 olacaktır. Yukarıdaki listede yüzde yirmi beş olasılığını en fazla aşan gezegen Satürn. Neredeyse beş haritadan ikisinde Satürn su buçlarından (Yengeç,Akrep,Balık) birinde bulunuyor.
                Bu sonuca göre, elementler bazında Satürn; diğer gökcisimlerinden daha fazla önem taşımaktadır. Satürn'ün anlamını hatırlayalım:
                ''Satürn'le birlikte rahatlama, ara dönemden çıkıp tekrar çalışmaya başlarsınız. Çalışmak, üretmek, sıkıntılı dönemler, uğraşmak, işlerinizin sekteye uğraması ama aynı zamanda olgunluk, bir işi başarabilecek sabrı gösterebilmek...hepsi Satürn'ün tipik konularıdır.'' (Astroloji Akademisi, Temel Seviye II.Kitap sf:65)
                Buradan hareketle cerrahların hayatında devamlı bir uğraş, çabalama, uzun bir kariyer yolu, sabır, direnç mücadele, ciddiyet, disiplin temaları görülmektedir.
                Su elementine gelince, bu elementte de; huzur ve büyüklük, dinler , şifa, hayaller, ortak anılar, gizem, çözülme ve dağılma gibi temalar vurgulanmaktadır. Satürn ve su elementi ilk bakışta çatışıyor izlenimi vermekte. Ancak Satürn'de belirttiğimiz bu yoğun çalışma, çabalama şifa- hayallerin gerçekleşmesi arenasında gerçekleşmektedir.
                Çalışmamın ikinci aşaması niteliklerden oluşuyor. Gökcisimlerinin en fazla yoğun olarak bulunduğu nitelikler de oranlarıyla aşağıdadır:
·         Güneş: %43
·         Ay: %39 Sabit ve Değişken
·         Merkür: %47 Değişken
·         Venüs: %39 Sabit
·         Mars: %37 Sabit
·         Jüpiter: %49 Sabit
·         Satürn: %35 Sabit
                Üç adet niteli bulunmaktadır: Öncü,sabit ve değişken.Bir gökcisminin bir nitelikte bulunma olasılığı, 1/3= 0.33... Bu oranlarda da Merkür ve Jüpiter dikkat çekmektedir.
                Öyle ki, neredeyse her iki haritadan birinde Merkür, değişken burçlarda (İkizler, Başak, Balık) Jüpiter de sabit burçlarda (Boğa, Aslan, Kova) bulunmaktadır. Merkür; düşünceleri, zihni, iletişimi, el becerilerini, sol beyni, analiz, detay kabiliyetini, gözlemleri temsil etmektedir. Jüpiter de; entegrasyon, bilgilerin depolanması ve onların organizmada değerlendirilmesi, din, etik, inanç, umut konularını temsil etmektedir. Merkür'ün değişken burçlarda konumlanması, temsil ettiği konularda örneğin zihnin, şartlara uyum sağlayabilen, çok yönlü, faal olduğunu göstermekte. Jüpiter'in sabit burçlarda konumlanması da, temsil ettiği konularda örneğin büyüme gelişme fırsatlarında sebatkarlık, gayret, etiğe bağlılık (Hipokrat Yemini) direnç konularının önemini vurgulamakta. Bu durum biraz Satürn'ü de çağrıştırmaktadır.
                Gökcisimlerinin en fazla bulunduğu evler oranlarıyla şu şekildedir;
·         Güneş: 1. ve 7.ev %19
·         Ay: 6.ev %19
·         Merkür: 1. 6. ve 8.ev %13
·         Mars: 10.ev %15
·         Jüpiter: 9.ev %19
·         Satürn: 7.ev %11
                Doğum haritasında 12 ev bulunmaktadır.Bir gökcisminin bir evde bulunma olasılığı; 1/12= 0.08'dir. Burada en fazla oranlar, Güneş, Ay, Jüpiter ve Mars'a ait. Mars olasılığın iki katına yaklaşmış. Güneş kimliğimizi temsil eder; 1.evde bulunması cerrahlar için eylemlerin, motivasyonun önemini açıklarken, 7.evde de başkalarıyla yüz yüze gelmesini açıklamaktadır. Yedinci ev biraz ilginç. 7.ev avukatları temsil eder, vekalet verilen kimseleri temsil eder, hastaların doktorlara kendilerini iyileştirebilmeleri için yetki vermesi? Ameliyata girmeden önce imzalanan kağıtlar?Güneş'in 1.evde bulunmasını da ayrıca bu cerrahların ''ünlü'' olmalarına bağlamaktayım.
                Ay altıncı ev konumuna gelecek olursak, altıncı ev hem hastalıkları, hem de çalışma koşullarını temsil eder. Ay da ikiliklerin, çelişkilerin temsilcisidir örneğin Ay tanrıçası Artemis hem hayvanları severken hem de avcılık yapar. Ay burada da hem hastalıkları hem de bu hastalıkların çalışma koşulu yaratmasını vurgulamaktadır. Ay'ın ayrıca temsil ettiği konular; duygular,içgüdüsel davranışlar, ruh bilinçaltı, değişim, kendini verme.
                Cesaret, eylemler, kesici aletler, ameliyatlar, savaş vb. Konular Mars tarafından temsil edilmekte. Mars da kariyer, toplum tarafından bilinmeyi gösteren evde bulunmaktadır.( Olasılığın iki katına yaklaşmıştır.) Jüpiter de 9.evde eğitime vurgu yapmaktadır.
                Gezegenlerin yöneticilik, yücelim, zararda olma, düşüş konumlarına baktığımızda en yüksek sonuçlar yine Mars ve Satürn'e aittir. Mars %25 oranında yönetici olduğu burçlarda(Koç ve Akrep) yine şaşırtıcı olarak %21 oranla zararda olduğu burçlarda (Boğa ve Terazi) konumlanmıştır. Satürn ise %23 oranında yönetici olduğu burçlarda (Oğlak ve Kova) bulunmaktadır. Satürn'ün bu durumu ilk bakışta düşündürüyor, zira  Satürn bir haritayı 28 yılda dolanmakta, bu da bir burçta neredeyse iki- iki buçuk yıl hareket etmesi demek. Bu sebeple Satürn'ün yöneticilik durumunu yazıya dahil etmeden önce dataların doğum yıllarına bakmam gerekti, sonuç olarak datalar 28 yıldan uzun bir süreyi kapsamaktaydı, dolayısıyla bu sonucu da dikkate alabiliriz.
                Mizaç analizinde ise dört mizaç türünden soğuk-nemli en fazla orana sahiptir. (%31) Diğer oranlara nazaran düşük kalmaktadır dolayısıyla gezegenlerin konumları önem bakımından daha fazla ön plandadır.
                Son olarak açılarda, Güneş, Ay, Merkür, Mars ve Satürn'e odaklanılmıştır:
·         Güneş Mars %37.25
·         Merkür Uranüs %27.45
·         Ay Neptün ve Pluto %29.41
·         Mars Satürn %25.49
·         Mars Neptün %27.45
                Mutual reception dahil edilmemiştir. Bu oranlar içerisinden en düşük olanını özellikle önemli buluyorum çünkü bu oran iki malefik olarak bilinen Mars Satürn uyumlu bağlantısına ait.Bu iki malefik abartıldığı gibi çok kötücül çalışmamış, bilakis başarıyı getirmiştir. Merkür Uranüs bağlantısında zihnin sıra dışı, orijinal, hızlı değişimlere açık, yenilikçi, teknolojiye ilgi duyan yanını görmekteyiz. Ay Neptün bağlantısında, idealizm, fedakarlık, hayaller ve bu hayallerin gerçekleştirilmeye çalışılması söz konusudur. Ancak Ay'ın 6.evde bulunma oranının yüksekliğini düşünecek olursak meslekte gerçeği çarpıtma tehlikesine de dikkat çekmek gerekir, aynı şekilde Pluto bağlantıları için de.
                Özetle, cerrahların haritalarında öncelikle Satürn ve Mars öne çıkmaktadır. Son derece sabır, azim, kana bakabilme, dayanıklılık vb. gerektiren bir meslekte bu gezegenlerin öne çıkışı normal. Satürn'de öncelikle konumlandığı elemente, sonra yöneticilik durumuna bakmamız gerekiyor.  Akabinde Merkür'ün bu meslek için nasıl çalıştığı da önemli. Meslek genel anlamda sabır gerektiriyor ama zihin sürekli faal olmalı, yeni şeylere adapte olması gerekiyor. Jüpiter niteliksel ve ev bazında fikir veriyor ama kişisel anlamda bir etkisi yok. Çünkü açılarda gördüğümüz üzere yüksek oranlara sahip değil.Çünkü açılarda gördüğümüz üzere yüksek oranlara sahip değil. Fedakarlık vurgusunu da Ay ve Ay'ın Neptün bağlantısında görüyoruz.


15 Haziran 2017 Perşembe

Abdullah Öcalan'ın Yakalanışı

                Abdullah Öcalan 15 Şubat 1999  tarihinde saat 19.35'te Kenya-Nairobi'de yakalandı. Yaklaşık dört ay süren kaçma kovalama CIA'nın devreye girmesiyle son buldu, 16 Şubat  1999 sabah saat 3 sularında da Abdullah Öcalan Türkiye topraklarına giriş yaptı. Bu sayıda da Apo'nun yakalanış anının haritasını Uranyen Astroloji teknikleriyle açıklamaya çalışacağız.

                Uranyen Astroloji'de bir haritayı yorumlamaya Koç Noktasından başlarız. Koç Noktası ilkbahar ekinoks noktasıdır. Tropikal zodyakı başlatan 0 derece Koç Noktası ilgili kişi, olay ve durumun toplumla arasındaki ilişkisini açıklamaktadır. Aşağıda Abdullah Öcalan'ın yakalanış anının dial haritasını ve Koç Noktasına denk gelen orta noktalarını görüyorsunuz. (Hamburg Okulu orta noktalarda 3.50 orb kullanmaktadır. Biz de bu orbu kullanmayı tercih ettik.)

Güneş

Güneş orta noktalarının fazlalığından Abdullah Öcalan'ın yakalanışında ülkemizin liderlerinin, yine ülkemizdeki erkek nüfusun, halkın genel motivasyonunun hatta kahramanların ön plana çıktığını görüyoruz. Peki nasıl?

·         Koç Noktası=Güneş/Mars
Bu orta noktada Mars'ın temsil ettiği orduya, güvenlik güçlerine, teröre odaklanıldığını görüyoruz. O süreçte gerek orduda gerek liderlerde gerek halkta öfke, gerilim ve agresyonu görmek mümkün.  Yine Mars etkisiyle harekete-eyleme geçilmiş ve enerji bu konulara kanalize edilmiş.  Sürecin bitiminde asker ve ülkenin liderleri kamuoyunda kahraman gibi algılanmıştır. Bunun sonucu olarak 18 Nisan 1999 seçimlerinde en yüksek oy yüzdesini Bülent Ecevit'in başkanı olduğu DSP almıştır.

·         Koç Noktası=Güneş/Poseidon
Liderlerin ve halkın genel motivasyonu yani Abdullah Öcalan'ı yakalamak artık bir vizyon, hayal ve ideal halini almıştır. Ve bu ikisinin Koç Noktasına orta nokta oluşturmasıyla birlikte bunun hayalin gerçekleştiğini söylemek çok yanlış olmaz. Poseidon'un burada aydınlığı temsil etmesi pek manidardır, zira Son Darbe:28 Şubat belgeselinde Abdullah Öcalan'ın yakalanma süreci anlatılmaktadır ve bir ara Apo'nun izi kaybedilir. Bu durum için Mehmet Ali Birand: "Türkiye karanlıkta kalmıştı." der. Artık Apo bulunmuştur, Türkiye karanlıkta değildir.

·         Koç Noktası=Güneş/Satürn
Abdullah Öcalan bir türlü yakalanamadıkça ülkemizin politik liderlerinin bu konuda hırs yaptığını ve halkın genel motivasyonunun gittikçe baskılandığını görüyoruz. Güneş, halkın hangi alanlarda hassas olduğunu da bize anlatır. Satürn politik örgütler ve grupları temsil ettiği için halk bölücü terör örgütü PKK ve onun kurucularından olan Abdullah Öcalan konusunda epeyce hassaslasmış durumda. Ayrıca hem Güneş hem Satürn otorite figürü anlamına geldiği için ve Öcalan da bir grubun lideri olduğu için, bu orta noktayı onun yalnız kalması, ona destek sözü verenlerin onu ülkelerine kabul etmemesi ve gidecek bir yeri olmaması olarak yorumlayabiliriz.


Ay

Ay; halkı, halkın hangi konulara odaklandığını, halkın istek ve ihtiyaçlarını, genel olarak da anne figürünü, ülkenin kadınlarını açıklamaktadır.

·         Koç Noktası=Ay/Mars
Burada da gerilim-terör-agresyon vurgusunu görüyoruz. Doğal olarak kaçma-kovalama sürecinde kamuoyundaki gerilim ve Apo'nun yakalanması ihtiyacı bilhassa Abdullah Öcalan'ın İtalya'da bulunduğu sürecinde had safhaya ulaşmıştır.  O dönem şehit anneleri Edirnekapı Şehitliği'nde toplanmıştır ve yine ilgili belgeselde bir şehit annesinin "Onu bize verin gerekirse İtalya'ya gideriz." açıklamasında bulunduğunu görüyoruz.

·         Koç Noktası=Ay/Admetos
Admetos, Ayvari özelliklere sahip bir transneptünyen olduğu için burada yoğunlaşmış Ay enerjisinden bahsedebiliriz. Ay/Mars orta noktasını destekler nitelikte, halkın, özellikle şehit annelerinin evlat acısını çok iyi anlatan bir pozisyon.

·         Koç Noktası=Ay/Poseidon
Poseidon’un aydınlatan enerjisi de işin içine girince, Öcalan’ın yakalanma süreciyle beraber, halkın Türkiye’ye kim dost kim düşman konusunda aydınlandığını düşünüyoruz.


Vulkanus                 

Vulkanus, bir haritada enerjinin en kuvvetli işlendiği yeri ve otorite kavramını temsil etmektedir. Genel olarak Vulkanus vurgusundan yakalanma süreci için çok uğraşıldığını söylemek mümkün. Peki bu haritada bilhassa hangi konularda daha çok enerji sarf edilmiş?

·         Koç Noktası=Pluto/Vulkanus             
İlginçtir ki bir Plutonik örgütün başını yakalamak için -ki Pluto bir sisteme karşı çıkmak için kurulan illegal örgütleri, gizli polisleri, derin devleti temsil eder.- yine Plutonik bir örgüt olan CIA devreye girmiş ve ülkemizle bir anlaşma yapmıştır.

·         Koç Noktası=Mc/Vulkanus
Mc, Uranyen Astrolojide önemli noktalardan biridir. Kişinin, olayın "Ben" kimliğini ifade etmektedir. Kara Kuvvetleri Komutanı  Atilla Ateş'in konuşmasıyla başlayan süreçte ülkemizin oldukça gözü kara, korkusuz davrandığını söyleyebiliriz. Apo'nun saklandığı ülkelere yoğun baskı uygulamışız ve böylelikle bu ülkelerde fazla uzun kalamamış. Hatta İtalya'da bulunduğu dönem kaldığı villayı havaya uçurma girişiminde bile bulunmuşuz. Hem ülke içinde hem de uluslararası arenadaki üslubumuz bu yöndedir.

·         Koç Noktası=Cupido/Vulkanus
Hem sosyal gruplarla ne kadar uğraşıldığının hem de ne kadar fazla sosyal interaksiyonda bulunulduğunun, hararetli geçen bir sürecin göstergesi. Cupido, Venüs ve Jüpiter karakterindedir. Cupido’nun Venüsyen tarafını ele alırsak, Öcalan ikili ilişkilerini kullanarak, Jüpiter semboliği olan yabancı ülkeler arasında tabir-i caizse mekik dokudu.

·         Koç Noktası=Hades/Vulkanus
Hades kötülükle, kirli planlarla, bozulan koşullarla ilgilidir. Gerçekten de bu süreç bu tarz olaylarla doluydu. MİT ve Türk askerinin ortaklaşa yaptığı Abdullah Öcalan’ın kaldığı villayı havaya uçurma operasyonundan vazgeçilmesi, İtalya Başbakanı D’Alema’nın Mesut Yılmaz’la görüşmek isteyip ardından vazgeçmesi, Öcalan’a destek sözü veren tüm ülkelerin onu kabul etmemesi, Türkiye’deki idam yasası üzerine konuşmalar Hades enerjisi taşımaktadır.


Poseidon

Poseidon; yüksek bilinci, aydınlanmayı, spiritüel eğilimleri, özel insan tipolojisini, idealizmi, hayalleri ve vizyonu anlatmaktadır.  Abdullah Öcalan'ın yakalanması konusunda toplumda büyük bir farkındalık yaratıldığını anlıyoruz. (Tabii Vulkanus vurgusu bir nev'i Poseidon'u tetiklemiş ve konu sürekli gündemde kalmış. Bu farkındalık durumu bana Münevver Karabulut Cinayeti'ni anımsatıyor. Cem Garipoğlu da böylesi bir süreç sonunda teslim olmak zorunda kalmıştı.-Neslihan)

·         Kad/Poseidon
Kuzey Ay Düğümü toplulukları temsil eder. Öcalan, Nairobi’de yakalanmasının ardından Türkiye’ye seçilmiş kişilerden oluşan bir ekip tarafından getirildi. Bu ekip bir doktor, çok dil bilen bir çevirmen, yakın dövüş sanatlarında uzman üç MİT görevlisi ve bir sorgulama uzmanından oluşuyordu. Yakalanma anı görüntülerinin basında yer almasıyla, Öcalan’ın yakalanıp yakalanmadığıyla ilgili şüpheli durumlar ortadan kalktı ve Poseidon enerjisi burayı da aydınlatmış oldu.


Merkür

Merkür, mundane olarak genel iletişim araçlarını, medyayı, gazeteleri  ve ülkedeki politikacıların söylemlerini belirtmektedir.

·         Merkür/Satürn
Satürn, sistemlere müdahele etme gücü olan otorite figürleri, iktidarı ve politik örgütleri temsil eder.  Bu görünüm Türkiye ve Öcalan’ın 4 aylık kaçma-kovalama sürecini, Türkiye’nin Öcalan’la görüşme, iletişim kurma isteğinin Rusya, İtalya ve Yunanistan tarafından engellenmesini, bu dönemde ülkemizdeki iktidarın ve politik örgütlerin konu ile ilgili yaptığı konuşmaları gösteriyor. Aynı görünüm gazeteci Tayfun Talipoğlu’nun Abdullah Öcalan’la yaptığı röportajı da aklımıza getirdi. Abdullah Öcalan İtalya’da İtalyan hükümeti tarafından korunan bir villada kalırken Tayfun Talipoğlu kendisiyle -MİT’in de dinlediği- bir röportaj yapmıştı ancak bu röportaj Sabah Gazetesi tarafından yayımlanmamıştı.

·         Merkür/Apollon
Apollon etkisiyle burada bir başarı söz konusudur.  Medya, istihbarat ve politikacılar bu süreçte başarılı olmuşlardır ve Koç Noktası bağlantısı sonucunda bu başarı giderek yayılmaktadır.

Diğer Noktalar

·         Venüs/Jüpiter
Olayın içinde ne kadar fazla yabancı siyasetçi olduğunun göstergesi. ABD Başkanı Bill Clinton, Suriye başkanı Hafız Esad, İtalya Başbakanı D’Alema, Yunanistan Dışişleri Bakanı Theodoros Pangalos, Rus politikacı Vladimir Jirinovski, Rusya Dışişleri Bakanı Igor Ivanov bu süreçte öne çıkan isimlerden oldu.

·         Venüs/Zeus
(Bu konumu gördüğümde Kerimcan Durmaz'a bağlayarak Başak'a "Ne mana? Uçağın içinde şampanya mı patlatmışlar? Party Hard?" diye sormuştum.-Neslihan)
Siyasetçileri, kadın-genç kızları, genç nüfusu,savaş ve barışı temsil eden Venüs, arzuları doyurmayı, kontrollü eylemler yoluyla üstünlük elde etmeyi temsil eden Zeus ile orta nokta oluşturmuştur.  Bu konuma kadar aslında gerilimin yüksek olduğunu sıkça vurguladık. Peki nasıl oldu da kan dökülmedi?

Çünkü ilişkilerimizde kontrolcüyüz ve aynı kontrol bize de uygulanıyor. Zira işbirliği içinde olduğumuz ABD, CIA aracılığıyla bize bazı şartlar sunuyor. Yolda Abdullah Öcalan'ın infazını yapmamamız ve yargılamanın adil olması şartıyla "paket" bize teslim edilecektir.  Kontrollü bir biçimde anlaşma yaparak istediğimize ulaşıyoruz. Tabii uçağın içinde coşulmuyor ama ertesi gün halk coşku içinde, yolda halaylar çekiliyor.

·         Mars/Kad
(Bir zamanlama bu kadar mı güzel olur? Olacak olan zamanı gelince kendiliğinden oluyor zaten. Eleksiyona ne gerek var ki?-Neslihan) Evet. Kad; ortak yazgıyı, yol ayrımlarını, bir dönemin bitip diğer dönemin başladığı kritik yerleri ve zamanı bize açıklar. Hem ordumuz için, hem PKK için hem de ülkemizin harcadığı enerji için oldukça önemli kadersel bir olay, an gerçekleşmektedir. Abdullah Öcalan'ın yakalandığı an, onun için yolun, kaçışın ve özgürlüğünün sonu.

·         Uranüs/Admetos
Bu konum da Mars/Kad konumunu destekler nitelikte. Çünkü çizgi dışı, marjinal, toplumda korku-kaos yaratan ve kendince alternatif bir sistemi savunan PKK/Abdullah Öcalan için ölüm/yıkım ve dönüşüm söz konusudur. Admetos soyut somut anlamları barındıran bir transneptünyendir. Zira örgütün yöneticisinin yakalanması, özgürlüğünün sonu hem kendisi hem de örgüt için hayli yıkıcı/öldürücü bir darbedir. Tabii sürecin sonunda Abdullah Öcalan ölmemiş, örgüt de dönüşüme uğramıştır.

·         Asc/Apollon
Asc kişinin/olayın dışarıdan nasıl göründüğünü ve motivasyonlarını belirtir. Apollon'un devreye girmesiyle yakalanma olayı ülke içinde ve dışında ülkemize itibar, prestij ve onur kazandırmıştır. Ülkemiz de bu itibarı kuvvetlendirme eğiliminde olup, gerek ülkeye teslim gerek yargılama sürecinde konuya son derece hassas yaklaşmıştır.

·         Jüpiter/Zeus
Yabancılar, yabancı ülkeler mundane astrolojide Jüpiter ile temsil edilir. Zeus ise kontollü faaliyetler yoluyla üstünlük elde etmek anlamına gelir ve Jüpiter’le yanyana geldiğinde etkisini daha da bir arttırır. Abdullah Öcalan’ın yakalanma sürecine bakarsak Şam’dan uzanıp Nairobi’de biten bir yolculuk görüyoruz. İşin içinde Suriye, Yunanistan, Rusya, İtalya ve ABD var. Yalnızca ABD’nin bizim tarafımızda yer aldığını, diğer tüm ülkelerin kontrollü eylemlerle Abdullah Öcalan’ı bizden kaçırdığını biliyoruz.

·         Neptün/Chiron
Chiron, mundane astrolojide toplumsal ve politik anlamda ayrılık içinde olan iki farklı grubu temsil eder. Abdullah Öcalan’ın yakalanmasıyla beraber, toplum Türk-Kürt ayrılığının sona ermesi gerektiği düşüncesini idealize etmiş görünüyor.

·         Neptün/Cupido
Orta noktası da bu düşünceyi destekliyor. Cupido grupları, sosyal interaksiyonu temsil eder. Artık iki ayrı grup arasındaki sınırların kalkması ideali yine ön plana çıkıyor.

·         Satürn/Transpluto
Mundane astrolojide Satürn iktidarı ve toplum düzenini kontrol eden sistemleri temsil eder. Burada gerçekten hem iktidarın vermiş olduğu kararlar hem de sistem üzerinde büyük bir dönüşüm oldu. Hatırlarsınız, Öcalan yakalandığı zamanlarda ülkemizde idam yasası hala yürürlükteydi. Hatta İtalyan hükümetinin Öcalan’ı Türkiye’ye teslim etmemesinin en büyük sebebi de ülkemizdeki idam yasasıydı. ABD, Türkiye’ye Öcalan’ın yakalanma sürecinde yardım edeceğini söylediğinde bazı şartları vardı: Öcalan’ın idam edilmemesini ve yolda herhangi bir kazaya uğramamasını istiyorlardı. Türkiye bunu kabul ederek sistemsel dönüşümü de gerçekleştirmiş oldu. Ayrıca buradaki Satürn’ü Öcalan’ın belli bir grup için otorite figürü olması olarak kabul edersek, yönettiği grubun gücünü elinde bulunduran bir otorite figüründen, bir tutsağa dönüşmesi olarak da yorumlayabiliriz.




2 Haziran 2017 Cuma

Mars Yengeç'te

Enerjimizi harcadığımız konuları, fiziksel gücümüzü ve herhangi bir şeyle mücadele edebilme kapasitemizi gösteren Mars Yengeç burcuna geçti ve 20 Temmuz’a kadar Yengeç burcundaki yolculuğuna devam edecek. Aile, yuva, beslenme, içe kapanıklık Yengeç burcuyla sembolize edilir. Bu kadar aktif bir gezegen Yengeç gibi içe dönük enerjiyle dolu bir burçta düşük pozisyondadır. Mars’ın düşük pozisyonda olması demek bu süreçte hareketlerimizin dolaylı olabileceğini, kendimizi açık açık ortaya koymayacağımızın göstergesidir.

Bu dönem sevdiklerimizi, ailemizi aşırı bir şekilde koruyup kollamak isteyebiliriz. Olaylar karşısında duygusal reaksiyonlar verebiliriz, güdüsel davranabiliriz ya da kendimizi sürekli savunma yaparken bulabiliriz. Aile içinde tartışmamaya özen göstermeliyiz.

Eski zaaflarımız yeniden yüzeye çıkabilir bu dönemde. Sigarayı bırakmışsınızdır, bir tane yakmak istersiniz, alkolü bırakmışsınızdır, bir yudumdan bir kadehten bir şey olmaz diyebilirsiniz. Böyle bir durum oluşursa bilin ki duygusal güvenlik ihtiyaçlarınıza karşı savaştığınız bir zamandasınız ve bu yüzden eski zaaflarınıza geri dönmemeniz gerekmekte.

Midemiz ekstra hassas olacaktır bu süreçte. Gıda zehirlenmelerine karşı dikkatli olmalıyız.

Bu enerjiyi olumlu kullanmanın yolu bu dönem ailemize, yuvamıza yönelmek, güzel yemekler yapmak olacaktır. Hazırlamak istediğiniz konserveler, yapmak istediğiniz reçeller varsa bu süreci değerlendirebilirsiniz. Evde tadilata başlamayı düşünenler varsa güzel zamanlama. Taşınmak, yer değiştirmek için de gayet uygun. Bu dönem yüzmek de çok iyi gelecektir, tabii diğer su sporlarıyla ilgilenmek de keza aynı şekilde.

25 Mayıs 2017 Perşembe

İkizler Yeniayı

Bu gece 22:44’te İkizler Yeniayı gerçekleşecek. Bu yeniay, İkizler’in temsil ettiği iletişim, haberleşme,  kısa yolculuklar, eğitim, ticaret ve yakın çevre ilişkilerimize yenilik getirecek. Yeni bir blog, web sitesi açmayı düşünenler, sunum hazırlığında olanlar, yeni bir eğitime başlamayı düşünenler için harika bir zamanlama. Ay’ın öncesinde kurduğu bir açı yok ama sonrasında olumlu açı yapacağı Jüpiter Terazi bolca konuşacağımız, birbirimizle iletişimimizin artacağı bir yeniaya giriş yaptığımızı gösteriyor.

Önümüzdeki 15 gün boyunca evimiz, ailemiz, duygusal güvenlik ihtiyacımız, iç dünyamız, motivasyonlarımız, çocuklarımız ve aşk hayatımız odak noktamız olacak. Bize keyif verecek konulara ilgimiz artabilir. İkizler hızlıdır; bir taraftan bu konularda hızlıca bir şeyler yapmak isteyebiliriz ama bu yeniayda bizi yavaşlatacak bazı etkiler de mevcut, bu yüzden bir tarafımız da ağırdan alıyor ve her ne yapacaksak bizi sağlam adım atmaya teşvik ediyor. Göklerdeki Mars-Satürn-Chiron karşıtlığı da alelacele karar vermememizi destekler nitelikte. Bu enerjiyi olumlu kullanmanın en iyi yolu her ne yapacaksak bunu farklı açılardan ölçüp tartmak olacaktır. Koşmak gibi hız içeren spor yapanların bu süreçte dikkatli olmasını öneririz, kas rahatsızlıklarına, kazalara meyilli bir dönem. Tabii trafiği de unutmayalım; ekstra dikkatli olmamız gereken zamanlar. Hayatımızdaki (eş, baba, müdür, patron vs.) otorite figürlerle sözel tartışmalara girmekten de uzak durmalıyız.
Daha önce bir şekilde yarım kalmış ya da niyetlenmiş olmamıza rağmen harekete geçmediğimiz konulara bir dönüş var bu yeniayda. Sorumluluk duygumuz ağır basacak, artık harekete geçmek isteyeceğiz.

Herkese bol konuşmalı, bol öğrenmeli ve bol seyahatli bir yeniay diliyoruz

Penguen Kapanıyor

Penguen, 21 Nisan 2017 tarihinde bir tweet ile dört sayı sonra kapanacağını duyurdu. Detaylar, nedenler sonra anlatılacaktı. Okurları oldukça şaşırtan bu tweetin haritasını incelemeye karar verdik.
Tweet bilgilerinden yola çıkılarak çıkarılan haritayı görüyorsunuz.Yeri Ankara aldık çünkü bu durum ülkeler astrolojisiyle de bağlantılı. 
1. Birinci ev olayın maskesini gösterir.
2. İkinci evden, olaydan ne elde edilmek istendiğine ulaşabiliriz.
3. Dördüncü ev, olayın neye dayandığını, kökenini, temelini açıklar.
4. Onuncu ev, topluma gösterilmek istenen yüzü anlatır.
5. On ikinci evden, olayın arka planını öğreniriz.
Birinci ev ve onuncu ev boş. Yöneticileri Merkür Koç Retro. Sekizinci evde. Dispozitörü Mars İkizler dokuzuncu evde. Sekizinci ve üçüncü evleri de yönetiyor. Merkür Uranüs ile kavuşumda, altıncı ev Ay Kova (ki aynı zamanda on birinci ev lordu) ile sekstil, Dördüncü evdeki Satürn Yay retro (ki beşinci ve altıncı ev lordu) ile üçgen açı yapmış.
Yani, birinci ve onuncu evleri yöneten gezegen aynı. Topluma gösterilmek istenen yüz ve olayın maskesi konuları birbiriyle örtüşüyor. Hem Merkür retro hem de açı yaptığı Satürn retro. Tekrarlanan bir durum ve/veya önceden yapılmış bir hazırlık söz konusu. Sekizinci ev vurgusu ve Uranüs ile kavuşum dergi içinde yaşanan bir krizi düşündürüyor. Mars'ın İkizler burcunda olması kapanış bilgisinin kısa, yüzeysel bir tweet ile açıklanışını, dokuzuncu evdeki konumu ve üçüncü ev yöneticisi olması dergi(9.ev)-çizerler(3.ev)temalarını vurguluyor. Dördüncü evi açıklarken detaylı inceleyeceğiz ama Satürn Yay ve Ay Kova bağlantısı, esasında kapanış açıklamasından sonra ilk akla gelen olasılığı anlatıyor: Yay burcunun temsil ettiği konulardan biri dergicilik ve Satürn Yay geçişi bu sektör için zorlu zamanları anlatıyordu. Nitekim kısa bir süre önce bu süreçten Gırgır dergisi de nasibini almıştı. Çeşitli engeller,zorluklar, yasaklamalar,sansür, açılan davalar da Satürn tarafından temsil ediliyor. Ki Ay Kova : Muhalif çizer grubu.
İkinci evde Jüpiter Terazi var. Jüpiter aynı zamanda dördüncü evi ve yedinci evi de yönetiyor. Olayın temeliyle bağlantısı da söz konusu.( Yani buna dair ekstra bilgiyi buradan göreceğiz.) Dispoziörü Venüs Chiron ile kavuşumda yedinci evde. Jüpiter beşinci evdeki Pluto ile kare, yine Ay Kova ile üçgen ve Uranüs ile de zıt açı yapıyor.
Terazi, Venüs, yedinci ev vurgusu bu tweetin diplomatik bir hamle olduğunu düşündürüyor. Satürn Yay'ın da dispozitörü Jüpiter yani görülen baskı, davalar vesaire içeride mali bir krize (Uranüs karesi) neden oldu. Bu durum haliyle çizerleri de etkiledi ve kriz büyüdü, ki bu durum çizerler arasındaki gruplaşmaları da beraberinde getirmiş olabilir. Kapanış kararını alan kişiler sürecin sonunda derginin değerinin (maddi manevi) yara aldığını düşündüler ki aynı konum bu duruma dair hayal kırıklığını da gösteriyor. Böylesi bir kararla ideal bir değer yaratarak(Jüpiter: Büyüme,genişleme) bunu diplomatik yollarla yaparak derginin maddi-manevi değerini artırma isteği olası. Jüpiter beşinci evdeki Oğlak Pluto ile kare. Halkın keyif aldığı konularla alakalı ki karikatür dergiciliği, mizah da bunun bir parçası bu sistemde bir yıkımı ve dönüşümü de işaret ediyor. Sıkı okurların düşüncesine göre Eski Penguen çoktan bitmişti. Kaldı ki derginin sonraki açıklamaları karikatür dergiciliğinin bitişine vurgu yaptı hatta okurları suçlamaya kadar gitti.
Olayın arka planına gelince, burada Kuzey Ay Düğümü var, Başak burcunda. Dispozitörü Merkür. Mars İkizler ile kare ve Güneş Boğa ile üçgen açı yapıyor. Kapanış bilgisinin o kadar yüzeysel geçilmesinde bu arka plan etkili. Dispozitörün Merkür yani olayın maskesiyle ilintili olması ilginç. Şu bakımdan, olayın maskesi ve arka planı birbiriyle ilişkili,ilk olarak derginin yaşandığı sıkıntılı dönem herkesin aklına geldi fakat derginin sıkı takipçileri derginin uzun zamandır eskisi gibi olmadığının, çok beğenilen çizerlerin yavaş yavaş dergiden ayrıldığının farkındaydı.
Kad'ı açıklayalım: Gelecek, yenilikler, kendisine doğru yol alabileceğimiz bununla birlikte almak zorunda olmadığımız yol, kadersel öğeler içeren bilinçli verilen kararlar,tecrübe edilmemiş bir yol, krizler, yol ayrımları, karşılaşmalar,rastlaşmalar.
Başak burcu özel sektörde yer alan işçileri (ülkeler astrolojisini) ayrıca günlük rutini, işleyişi anlatıyor.
Derginin bünyesinde her alan çalışanlarla derginin rutin çalışma biçimini etkileyen kadersel ve tecrübe edilmemiş uygulamalardan söz edebiliriz arka planda. Kaldı ki Güneş Boğa üçgeni de bu uygulamaların, dergideki otorite figürlerinin ticari politikalarıyla uyumlu olduğunu söyleyebiliriz.
Geçen senelerde Penguen yenilendi. Hatta bu yenilenmeden önce yine kapanırken yaptıkları gibi son üç son iki demişlerdi. :) Bu yenilenme çizerlerin yanı sıra yazarları da bünyesinde barındırıyordu. Biliyorsunuz son yıllarda edebiyat dergileri popülerleşti ve Penguen de karikatür-edebiyat dergisi olarak yenilendi. Bir süre böyle devam ettiler ama olmadı ve bu noktadan sonra bazı çizerler de ayrılmaya başladılar. Doğrusu Kuzey Ay Düğümünü görünce zihnimde direkt bu durum canlandı.(-Neslihan)
Daha sonra ise çizerlerden Serkan Yılmaz bir açıklama yaptı. "Yeni ve tecrübesiz" olan durumun aslında çeşitli sebeplerle Penguen dergisinin bir şirkete dönüşmesi ve bu sistemle çalışmaya başlaması olduğu anlaşıldı.

5 Mayıs 2017 Cuma

Ay Düğümleri Kova/Aslan Aksına Geçiyor

Çoğunlukla gezegen hareketlerinden söz ediyoruz ama bir de Ay düğümleri konusu var. Ay düğümleri varsayımsal noktalardır. Ay’ın Dünya etrafındaki yörüngesiyle, Dünya’nın Güneş etrafındaki yörüngesinin kesiştiği noktalara Ay düğümleri deniyor. Bu düğümler 1,5 yılda bir burç değiştirir ve hayatımıza yeni deneyim alanları getirir ve bu alanlarda kadersel olaylar yaşarız.

Son 1,5 yıldır düğümler Balık/Başak aksındaydı. Bu geçtiğimiz süreçte hepimiz artık düğümler doğum haritamızda nereden geçiyorsa o alanda belirsizlikler, kopmalar yaşadık. Kimimiz kariyer alanında önünü göremedi, kimimiz parasal kaynaklarında bir düzen oturtamadı, kimimiz ilişkisinde kendini kurban rolünde hissetti. Duygu-mantık ikilemleri yaşadık, harekete geçmekte zorlandık. Aslında tüm bu süreç objektif bakış açısı kazanmamız, kurban olmadığımızı aslında tüm sorumluluğun bizde olduğunu hatırlamamız, geçmişe takılmamayı öğrenmemiz içindi. Hepimiz farklı alanlarda ama bu temalarda kadersel olaylar yaşadık bu süreçte.

Şimdi düğümler Kova/Aslan aksına geçiyor. Önümüzdeki 1,5 yıllık süreçte yaşayacağımız olaylar bizi ön plana çıkaracak, kendimizi göstermek, içinde bulunduğumuz gruba kıyasla biraz daha farklı olduğumuzu sunacağımız tarzda olacaktır. Aslında enerjisel olarak gruplarla hareket etmeye, herkesle eşit olmaya, birebir ilişki kurmamaya, tabir-i caizse kendimizi akıntıya bırakmaya ve sürü psikolojisinde olmaya meyilliyiz ama bireysel olmayı, ‘Ben de buradayım’ demeyi öğrenmemiz, bunu deneyimleyeceğimiz bir sürece giriş yapıyoruz.

Öyle şeyler yaşayacağız ki, bu süreçte özgüvenimiz gelişecek, kendimizi içten bir şekilde ifade etmeyi, sıcacık ilişkiler kurmayı öğreneceğiz, risk almayı deneyimleyeceğiz, gruplardan sıyrılıp kendimizi tek olarak ortaya koyacağız. Bunları bilip, bilinçli hareket etmemiz ve evrenin enerjisel akışına uymamız işlerimizi kolaylaştıracaktır. Aksi takdirde tepeden inme olaylarla karşılaşabiliriz.

Bu süreçte yıldız gibi parlamanız dileklerimizle

26 Nisan 2017 Çarşamba

Boğa Burcunda Yeniay

Bugün Boğa burcunda bir yeniay yaşayacağız.

Maddi güvence ihtiyacımızın arttığı, kazançlarımızı nasıl arttıracağımızı düşündüğümüz bir yeniaya giriyoruz. Elimizdeki somut şeylere odaklandığımız bir süreçteyiz: Bütçemiz nedir? Maddi planlarımız, ödeme tablomuz ne durumda? Bunları odaklıyız. Yeniay haritasında para evinde bulunan Jüpiter, Pluto ile zorlayıcı bir açıda ve her ikisi de retro. Elimizin altında hali hazırda bulunan ya da geçmişten gelen fırsatlarla yeniden yapılanma sağlayarak kaynak oluşturmamız gerekebilir.

Toprak, gayrimenkul gibi alanlara yeni yatırımlar yapmak, finansal konularda yeni girişimlerde bulunmak isteyebiliriz. Yeniaydan sonraki süreç de yeni fikirleri destekler nitelikte. Cuma günü fikirlerimizin temsilcisi Merkür ve yeniliğin, ilklerin gezegeni Uranüs kavuşuyor. Daha önceden aklımıza gelmeyen yeni fikirler oluşabilir kafamızda. Bu fikirleri aklımızda tutup, yeni adımlar konusunda 5 Mayıs’a kadar, yani Merkür retrosunun bitişine kadar beklememiz iyi olacaktır. Merkür şimdilerde Koç burcunda geriliyor. Dolayısıyla hızlıca, yalnızca kendimizi düşünerek alıp uyguladığımız tüm kararlar daha sonraki süreçte bizi maddi zarara uğratabilir.

Yeni ayla beraber biz de kendimizi yeniliyoruz. Bugün ve yarın vücutlarımız da kendini temizleyip yeni aya hazır hale gelecektir; o yüzden bu iki gün vücudunuzu ve zihninizi fazla yormamanızı öneriyoruz. İştahımız da epey açık olacak, abartmamakta fayda var J